SAHİH-İ İBN-İ HİBBAN Zvd

BABLAR    KONULAR  -  NUMARALAR

KİTABU’L-İMAN

<< 9 >>

DEVAM: 2- Kelime-i Tevhid

 

أخبرنا عبد الله بن محمد بن سلم قال حدثنا عبد الرحمن بن إبراهيم قال حدثنا الوليد بن مسلم قال حدثنا الأوزاعي قال حدثني يحيى بن أبي كثير قال حدثني هلال بن أبي ميمونة قال حدثني عطاء بن يسار قال حدثني رفاعة بن عرابة الجهني قال صدرنا مع رسول الله صلى الله عليه وسلم من مكة فجعل ناس يستأذنون رسول الله صلى الله عليه وسلم فجعل يأذن لهم فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم ما بال شق الشجرة التي تلي رسول الله أبغض إليكم من الشق الآخر قال فلم نر من القوم إلا باكيا قال يقول أبو بكر إن الذي يستأذنك بعد هذا لسفيه في نفسي فقام رسول الله صلى الله عليه وسلم فحمد الله وأثنى عليه وكان إذا حلف قال والذي نفسي بيده أشهد عند الله ما منكم من أحد يؤمن بالله ثم يسدد إلا سلك به في الجنة ولقد وعدني ربي أن يدخل من أمتي الجنة سبعين ألفا بغير حساب ولا عذاب وإني لأرجو أن لا يدخلوها حتى تتبوؤوا أنتم ومن صلح من أزواجكم وذراريكم مساكن في الجنة ثم قال إذا مضى شطر الليل أو ثلثاه ينزل الله تبارك وتعالى إلى السماء الدنيا فيقول لا أسأل عن عبادي غيري من ذا الذي يسألني فأعطيه من ذا الذي يستغفرني فأغفر له من ذا الذي يدعوني فأستجيب له حتى ينفجر الصبح

 

(:-9-:) Rifaa b. Arabe el-Cüheni anlatıyor: Biz, Mekke'den Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte yola çıktık. bazı kimseler, ailelerinin yanına dönmek için Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den izin istemeye başladılar. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem de onlara izin vermeye başladı. Derken Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

 

"(Bazı kimselere) ne oluyor ki, ağacın Allah Resulü'nün tarafına gelen yarısı, size diğer yarısından daha sevimsiz oluyor" buyurdu.

 

(Ravi) der ki: (Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bu sözü üzerine) topluluktan herkesin muhakkak ağlamakta olduğunu gördük. Derken Ebu Bekir,

 

Kendim de dahil: "Bundan sonra (ailesinin yanına dönmek için) Senden izin isteyen kişi, muhakkak sefih / beyinsizdir" dedi.

 

Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ayağa kalkıp Allah'a hamdetti ve O'na övgüde bulundu ki, bazen yemin ettiği de olurdu:

 

"Allah katında şahadet ederim ki- canım elinde olan Allah'a yemin ederim ki, sizden Allah'a iman edip sonra bu doğrultuda (ölen) bir kimse mutlaka cennet yoluna girer. Doğrusu Rabbim bana ümmetimden yetmiş bin kişinin hesapsız ve azabsız olarak cennete sokulacağını vaad etti. Şüphesiz ki ben, sizlerden, eşlerinizden ve çocuklarınızdan iyi olanlar cennette meskenler edinmedikçe oraya girmeyeceğinizi ummaktayım" buyurdu.

 

Daha sonra Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Gecenin yarısı veya üçte birisi geçtiği zaman Yüce Allah dünya semasına / en yakın semaya inip tan ağarıncaya dek:

 

«Kullarım, Benden başkasından birinden bir istekte bulunmasın. Kim benden bir istekte bulunursa ona (istediği şeyi) veririm. Kim de Benden bağışlanma dilerse onu bağışlarım. Kim de Bana dua ederse ona icabet ederim» buyurur" dedi.

 

 

Bu Hadisin Isnadı sahihtir. İbn Hibban, Sahlh (212); Ahmed, Müsned (4/16), Nesai, Amelu'l- Yevm ve'l-Leyle (475), Bezzar (3543) ve Taberani, el-Mu'cemu'l-Kebır (4559) rivayet ettiler.